İş Hayatında Kadınların Önemi ve Yaşadığı Sorunlar

 İş dünyasında kadınların önemi ve kadınların iş hayatında yaşadığı sorunlar nelerdir?

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine rağmen, kadınlar yıllardır iş hayatında büyük fark yaratmaya çalıştılar. Üretimden tarıma, hizmet sektöründen sanayiye kadar hayatın her alanında emeklerini ve ince işçiliklerini ortaya koydular. Kadınların söz sahibi olduğu şirketlerin çevreye daha duyarlı, daha adaletli ve daha katılımcı olabileceğini gösterdiler. Dahası pandemi gibi küresel bir krizde ortaya koydukları başarılı devlet yönetimleriyle adlarından söz ettirdiler.

Pandemiyle birlikte hızlanan dönüşüm süreci de bize, sürdürülebilir bir dünya için kadın liderliğine sandığımızdan çok daha fazla ihtiyacımız olduğunu gösterdi.

Peki kadın liderlerin/yöneticilerin artması neden bu kadar önemli? Kadınlar dönüşüm konusunda nasıl fark yaratabilir? 

Gelişmiş toplumlarda bu oran daha yüksek olsa da özellikle eğitim oranı düşük veya orta seviyelerde gelişmekte olan toplumlarda Kadın kıdemli yönetici sayısı da son yıllarda oldukça artış göstermiştir ancak bu sayının daha da artması gerekmektedir. İş kadınlarının üst düzey yönetici pozisyonlarındaki başarısı fark edildiğinde, sayının giderek artacağı ve iş hayatındaki kadınların varlığının daha da önemli hale geleceği açıktır. Ülkedeki eğitim seviyesi arttıkça kıdemli kadın yönetici sayısı da artacaktır bu yüzden kadınların eğitimine de önem verilmelidir.Bir ülkenin kalkınması için bu önemli bir adım. İş başarısı hikayelerinde birçok kadın örneği bulunmaktadır. 

• Kadınlar daha katılımcı,birlikte öğrenmeye ve büyümeye daha açıklar. 
• Erkek meslektaşları da kadınları adalet,eşitlikçilik,evrenselcilik,kapsayıcılık,esneklik,direnç gibi ifadelerle tanımlıyor.
• Kadınlar güç,mevki yerine ekip çalışması ve bağlantı/iş birliği kurmakla motive oluyor.
• Cesur ve kararlılar,detaylara dikkat ediyorlar, empati yapıyorlar.
• İklim ve çevre gibi konularda daha duyarlılar. 
• Şirketlerde yüksek kademelerde kadınlar varsa yenilenebilir enerji kullanımı daha fazla oluyor, maaş eşitsizlikleri daha az oluyor.  

Kısacası eğer sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin gerçekleşmesini istiyorsak böyle bir liderlik sistemine ve toplumsal cinsiyet eşitliğine ihtiyacımız var.

Kadınların İş Hayatında Yaşadığı Sorunlar Nelerdir?

İş hayatında kadın ve erkek arasında eşit bir çalışma ortamı bulunmadığında, kadınlar bazı problemlerle karşılaşabilir.Bu sorunlar genellikle şu şekildedir;

Finansmana Erişim

Bir girişimci olmanın ne kadar zor olabileceğini bilenler, girişimlerini ayağa kaldırmaya yardımcı olmaları için yatırımcı ararlar. Sermayeyi artırmak çoğu zaman zordur çünkü risk sermayedarları kendi ağlarındaki insanlar tarafından yönetilen girişimlere yatırım yapma eğiliminde olurlar.Özellikle kadın girişimciler yatırımcı bulmakta daha fazla zorluk yaşarlar bu durum genellikle erkek egemen toplumlarda kadınların girişimlerinin yeterince ciddiye alınmamasından kaynaklıdır.

Fırsat Eşitsizliği

Kadınlar genellikle erkek meslektaşlarına göre daha az fırsatla karşılaşabilirler. Özellikle üst düzey yönetim pozisyonlarında kadınların temsil oranı düşük olabilir.

İş Bağlantısı Kurmakta Zorluk

Kadın iş sahipleri iş bağlantısı kurarken çok sık sözlü tacize ve psikolojik baskıya maruz kalmaktadır.Bağlantı kurmak için etkinliklere katılan çoğu kadın işletme sahibi, karşılaşacaklarını düşündükleri davranışlara karşı bir kalkan olarak rekabetçi, agresif ve bazen sert bir tutum benimsemeleri gerektiğini hissedebilirler.

Ciddiye Alınmak İçin Verilen Mücadele

Çoğu kadın girişimci, bazen kendisini liderlik rollerini kabul etmek istemeyen erkek egemen bir endüstride veya işyerinde bulur. Erkek egemen bir sektörde kadın girişimci olarak iş fırsatları yakalamak bazen oldukça zordur.

Başarılarına Sahip Çıkmak İçin Mücadele 

Gençlik dönemlerinde dayatılan toplumsal nitelikler, kadınların istemeden kendi değerlerini küçümsemelerine neden olabilir. Örneğin çoğu kadın girişimci şirketlerinin başarıları hakkında bir konuşma yaparken kendini 'ben' yerine 'biz' derken bulur. Başarıları konuşmak için birinci tekil kişiyi kullanırlarsa, övünüyorlarmış gibi anlaşılacağını düşünebilirler.Yine kadınların bu konuda da erkeklere göre daha fazla çaba göstermesi gerekebilir.

Cinsiyet Ayrımcılığı: Kadınlar, işe alım sürecinden terfiye kadar pek çok aşamada cinsiyet ayrımcılığıyla karşılaşabilirler. Örneğin, benzer niteliklere sahip olsalar bile erkeklerle karşılaştırıldığında daha düşük ücretler alabilirler veya terfi edebilmek için daha fazla çaba göstermek zorunda kalabilirler.

İşe alım mülakatlarında kadın olan adaylara ilk olarak evli mi bekar mı oldukları, çocuklarının olup olmadığının sorulması. Üstelik bu soruların bir erkek adaya sorulmaması, sadece kadınlara bu tarz soruların yöneltilmesi.

Cinsel Taciz ve İstismar: İşyerinde, iş hayatında cinsel taciz ve istismar, kadınların karşılaşabileceği ciddi bir sorundur. Bu tür durumlar hem fiziksel hem de duygusal açıdan zarar verebilir ve kadınların iş performansını olumsuz etkileyebilir.

Erkek Egemen İş Kültürü: Bazı iş ortamları, erkek egemen bir kültürü yansıtabilir ve kadınların katılımını veya fikirlerini dışlayabilir. Bu durum da kadınların iş hayatında rahat çalışmalarını engelleyebilir.

• Kadınların duygusal olması bahane edilerek yönetme becerisinin olmadığının düşünülmesi ve bu nedenle de üst pozisyonlardan daha çok, kurmay pozisyonlarda çalışmalarının doğru bulunması.
• Üst yönetim tarafından kadın çalışanlara uygulanan, “cam tavan” olarak adlandırılan açıkça görülmeyen ancak aşılamayan engellerin, baskının olması gibi bir sürü problemler vardır.
• Sözlü veya Psikolojik baskı/şiddet/taciz
• Kadınların şirket içi ve iş anlaşması yapmak istediği şirketlerde sözlü veya fiziksel tacize maruz kalması
• Kendi işini kurmayı başarmış kadınların veya iş anlaşması yapmak isteyen çalışanların firmalarla görüşmelerinde çeşitli psikolojik baskı ve tacizlere maruz kalması
• Mobbing: İşyerinde bir kişiye karşı, bir ya da daha fazla bireyin sürekli olarak yönelttiği ve bu kişiyi savunmasız, aciz bir duruma düşüren, yapılan eylemlerin sistematik şekilde devam etmesi sebebiyle de kişiyi güç durumda bırakan etik olmayan ve düşmanca davranışları mobbing olarak tanımlanır. 
• Fırsat Eşitliğine Sahip Olmamak.       
• Kadınlara karşı rahatsız edici hal,hareket,tavırlar            
• Erkeklere sorulmayan rahatsız edici sorular sorulması     
• Kayıtdışı Çalıştırma
• İş Güvencesizliği 
• Kazanç Eşitsizliği
• Kendi işini kurmuş ticaret yapan kadınlara yapılan saygısız davranışlar
• Ticaret yapan kadınların erkek egemen ticaret ortamında daha az iş imkanıyla karşılaşması,iş yapmak için ahlak dışı tekliflerde bulunulması.. gibi sorunlar kadınların iş hayatına ilk girdiği dönemlerde en yüksek seviyedeydi,yıldan yıla azalsa da maalesef günümüzde de hala çoğu toplumda devam etmektedir.

                                  

Tüm Dünyada hala bütün bu saydıklarımız maalesef devam etmektedir ama özellikle gelişmemiş toplumlarda bu tarz sorunlarla çok daha sık karşılaşılmaktadır.

Bu sorunların üstesinden gelmek için cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratılması,kadınların liderlik pozisyonlarına yükselmelerini destekleyen politikaların uygulanması ve sadece zincir kurumsal firmalarda değil kadın yönetici pozisyonunun genele yayılması ve iş yerlerinde,iş anlaşmalarında sözlü veya cinsel taciz gibi olumsuz davranışların önlenmesi için caydırıcı tedbirlerin alınması gibi adımlar atılabilir.